Agos gazetesinden Baruyr Kuyumciyan, Ermenistan Ulusal Mimari Müze ve Enstitüsü Başkanı Prof. Aşod Haygazun Krikoryan’la özel bir söyleşi gerçekleştirdi.
Ermeni Mimar ve Mühendisler Derneği’nin (HAYCAR) düzenleyeceği “Yakın-Uzak Komşu Ermenistan’a Yolculuk” başlıklı etkinlikle Ermeni mimarisinde sembolizmle ilgili bir sunum yapmak üzere İstanbul’a gelen Krikoryan, söyleşide öncelikle başkanlığını sürdürdüğü Ermeni Mimarlar Birliği ve Enstitüsü’nün faaliyetleri hakkında bilgi verdi. Enstitü çalışmalarının Türkiye’yi de kapsadığını dile getiren Krikoryan, Ermeni mimar ve mühendislerin kapsamlı bir arşivinin oluşturulmaya çalışıldığını, bu bağlamda ellerinde Osmanlı dönemine ait birçok veri varken Cumhuriyet dönemi için aynı durumun geçerli olmadığını söyledi.
“Diplomatik ilişkilerin olmayışı durumu zorlaştırıyor”
Ermenistan’ın Türkiye toprakları üzerindeki kültürel ögelerinin tespit edilmesi için ortak akademik çalışmalar yürütülmesi gerektiğinin altını çizen Krikoryan, iki ülke arasında diplomatik ilişkilerin mevcut olmayışının durumu zorlaştırdığını belirtti. Ermeni mimarların çok geniş bir coğrafyada eserler verdiğini söyleyen Krikoryan, bunların ortaya çıkarılması için gerekli gördüğü koşulları da “Ortak araştırma, iki tarafı da ilgilendiren değerlerin seçiminde eşit koşulları tanıma ilkesiyle mümkün olabilir. Taraflardan birisi bu ilkeye uymuyorsa, araştırma yapılamaz” sözleriyle dile getirdi. Türk ve Ermeni arkeolog ile akademisyenlerin işbirliği içinde olması gerektiğini ifade eden mimar, Türkiye’nin Almanya’yla birlikte yürüttüğü Göbekli Tepe kazılarını örnek gösterdi ve bu çalışmalarda Ermenistan’ın üçüncü taraf olması gerektiğini ve Ermenistan’ın bu yönde çok büyük katkıları olabileceğini söyledi. Krikoryan, Ani’deki çalışmalara da dahil olmak istediklerini belirterek bölgede derinlikli çalışmalar yapılması gerektiğini ifade etti.