1975 yılında Lübnan’daki iç savaştan yararlanarak Sovyet gizli servisinin öncülüğünde kurulan Ermenistan’ın Kurtuluşu için Ermeni Gizli Ordusu (ASALA), Türkiye’nin “Ermeni soykırımı”nı kabul etmesi, Ermenilere tazminat ödemesi ve Türkiye Cumhuriyeti topraklarından bir bölümünü Ermenilere terk etmesi amacıyla dünyanın çeşitli noktalarında terör eylemleri düzenledi. Fransa başta o...

Bülent Ecevit üniversitesi (BEü) Prof. Dr. Durmuş Günay Kütüphanesi, Türkiye’de Ermeni meselesi ile ilgili araştırmalar için önemli bir merkez haline geliyor. Kütüphane, bu konuda yayımlanmış basılı ve elektronik kaynakları koleksiyonuna katarak önemli araştırma merkezi oluşturdu. BEü Rektörü Prof. Dr. Mahmut özer, konuyla ilgili açıklamasında, “Ermeni meselesi son dönemde gündemin önemli başlıkl...

Brezilya Senatosu’nun 1915 Olayları’nı “soykırım” olarak tanımasına sert tepki gösterdi. Türkiye’nin Brezilya Büyükelçisi Hüseyin Diriöz istişareler için Ankara’ya çağrılırken Dışişleri Bakanlığı konuyla ilgili kısa bir açıklama yayınladı. Açıklama şöyle: “Brezilya Senatosu’nun 1915 olaylarına ilişkin tarihî gerçekleri tahrif eden ve hukuku hiçe sayan kar...

KAFKASSAM kıdemli araştırmacısı Keuseke Wakizaka Yeni Söz gazetesindeki yazısında, Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra yeni kurulan devletlerden Ermenistan ve Gürcistan’ın ulus-devlet inşasında izledikleri yollara değindi. Ermenistan’ın iç politikada, dış politikada olduğu gibi bir “düşman Türk” imajı üzerinden şekillenen milliyetçiliğe yaslanmasının ülkenin sosyolojik dur...

Papa Franciscus, Saraybosna’yı ziyaretinde Srebrenitsa Katliamı’nı “soykırım” olarak nitelendirmesi için yapılan çağrıları karşılıksız bıraktı. Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez Papa’ya çağrıda bulunmuş ve “Sayın Papanın bunu soykırım olarak isimlendireceğine inanıyorum” demişti. 1915 Olayları için “Ermeni Soykırımı” ifadesini kullanan ancak...

Kültür ve Turizm Bakanlığı, Patrikhane bünyesinde Bitlisli Patrik Hovhannes Golod’un adının verildiği müzeyi kayıt altına aldı. Patrikhane onarımı sırasında ortaya çıkan evrak ve eşyanın 2006 yılından bu yana sergilendiği bodrum katının resmen müze olması fikri ilk kez İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti projesi kapsamında gündeme gelmişti. Konuyla ilgili açıklama yapan Diyakon Vağarşag Seropyan, müze...